ercan-koclar

Ercan Koçlar – Beni Kimim ?

This post is also available in: English (İngilizce)

Ercan Koçlar

     Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükler; fakat bu ihtiraslar, yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük paralar elde etmek gibi maddi emellerin tatminiyle ilgili değil.

     Ben bu ihtirasların gerçekleşmesinin vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle yapılmış bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım.

 


Benim Hakkımda – CV 

Linkedln Profil Bağlantısı


 Laboratuvarım Yıllar İçindeki Değişim ve Gelişimi

laboratuvar29-10-1998
Laboratuvar 29-10-1998
  • İlk laboratuvarım sokaktan topladığım ve evde bulduğum malzemeleri birbirlerine karıştırarak bir şeyler yapmaya çalıştığım yıllar (11 yaşındayım)
laboratuvar09-06-2005-copy
Laboratuvar 09-06-2005
  • O günlerde hassas terazi alacak durumum yoktu. Lise yıllarımdı kendime terazi yapmıştım. Kimyasal malzeme ve laboratuvar cam malzemesi satan yerleri bulmam ile beraber biraz daha gelişerek daha bilimsel bir hal aldı.(18 yaşındayım)
laboratuvar05-01-2007-copy
Laboratuvar 05-01-2007
  • Çalışmaları hızla bir temele oturtup roket alanında ilerledim. Masamda ilk hassas terazim hidrolik krikom ve roket modellerim yanda bol miktarda deneylerden kalan kimyasal maddeler görülmekte. (20 yaşındayım)
laboratuvar10-10-2016-copy
Laboratuvar 10-10-2016
  • Bilim artık benim için bir yaşam biçimi. Kimya’nın yanında elektronik , sanat , yazılım da var. led ler malzemeler torna makinesi  pc osiloskop gibi bir çok detay artık laboratuvarımda mevcut ve gün geçtikçe kitap, malzeme, makine sayısı artıyor . (29 yaşındayım)

DÜNDEN BUGÜNE YAPTIKLARIMIN HİKAYESİ

Çalışmalarım çocukken başladı kolonyalı kağıtları yakmak, ilaçları birbirine katmak gibi değişik deneylerim vardı. Lise 1 . sınıfa geldim. Kimya kitabında elektroliz ile suyun hidrojen ve oksijene ayrıldığı ve hidrojenin yandığını yazıyordu, o zamanlarda aklım almıyordu sudan nasıl yanan bir şeyin çıkacağını, başladım bir çok elektroliz denemesine fakat bir türlü başarılı olamıyordum nihayetinde başarılı oldum ve hidrojen üretmeyi başardım.

Bu iş hoşuma gitmişti artık tüm elementleri üretmek istiyordum bu yüzden gözümü sofra tuzuna “sodyum klorüre” diktim. Klor zehirli olduğu için ilgimi çekti, çalışmalara başladım birçok deneme yaptım, deneme üzerine deneme klor çok aktifti ve hiç bir elektrot buna dayanamıyordu bir gün pilin içindeki kömür çubuk aklıma geldi, denedim ve başarılı oldum. Fakat daha birçok sorun vardı ama onları da uzun denemelerden sonra hallettim.

 

Nihayet klor ürettim bu iş için aynı anda sodyum hidroksit/klor/hidrojen üreten ve bunları depolayan bir makine yaptım. Deli gibi klor üretiyor bununla evdeki böcekleri , odamda pis kokan hamsterın yuvasını dezenfekte ediyordum. Bir gün olan oldu makine çok fazla şekilde klor ile doluyken borusu çıktı ve oda klor gazı ile doldu .

Klor gazı 1. dünya savaşında kullanılan çok zehirli bir kimyasal silah gazıydı kendimi dışarı attım üzerimdeki mavi şort klorun beyazlatıcı etkisi ile bembeyaz oldu. Zor nefes alarak dışarı çıktım. Bir süre bu olaydan sonra elektroliz araştırmasına ara verdim bir akrabamda kaldım geldiğimde odam halen klor kokuyordu ve her yer klorun etkisi ile yanmış ve beyazlamıştı. Bir daha ki seneye daha büyük ve güvenli makine tasarladım fakat önümüzdeki sene daha başka bir alana girdim.

Patlayıcı, patlayıcılara hep ilgi duymuşumdur dershaneye giderken internet sayesinde her bilgiye ulaştım bir çok şey yaptım fakat bunlar çok ufak ve zararsız karışımlar ile sınırlı kaldı benim asıl istediğim uçan bir araç, bir roket yapmaktı.

 Bu amaç ile bir çok denemeler yaptım araştırdım. Nihayetinde tam 1 yıllık çalışma ve denemenin ardından şeker yakıt denen yakıtı yaptım fakat şimdi motor yapmam gerekliydi bunun içinde kil bulmam lazımdı. Her yeri aradım taradım fakat kil yoktu bulabildiğim sadece çömlekçi hamuruydu. Bir gün elime internette bulduğum bir yazı geçti Türkçeye çevrilince adamın kil yerine kedi pisliği kullandığı yazıyordu buna çok şaşırdım sonradan anladım ki adam kedi pisliği değil kedilerin pisledikleri kedi kumu kullanıyormuş. Bir hayvan satıcısına gittim ve kedi kumunun %100 kilden yapıldığını gördüm ve hemen aldım.

Bunu takip eden günlerde birçok ufak motor yaptım bunlara çıtalar bağlayıp geniş borulardan attım. Bunların yaklaşık menzili 90 derece açı ile 60 m idi. Artık gerçek anlamda bir roket yapmamın zamanı gelmişti. Hemen başladım çalışmaya, bir şeyler yaptım motoru taktım ve ateşledim anında roket takla atarak yanımdan fırladı çok şaşırdım, bir daha yaptım, bir daha, bir daha ve hep aynı sonuç . Bunun üzerine yine kendimi bilgisayar ortamındaki bilgilere verdim bu konuyu araştırdım ve bunun bir denge ve basınç merkezi uyuşmazlığı olduğunu anladım. İlerleyen günlerde winrock programını buldum bu program adeta benim için bir milattı. Bu program ile dengeyi sağlıyordum. En sonunda bir deneme yaptım ve roketim ilk kez düz gitti. Artık bende bir amatör roketçiydim.

Bunu izleyen zamanlarda daha büyük bir motor yaptım daha büyük bir model ve 300 m ye varan irtifaya ulaştı. Artık o günden sonra neredeyse sayısız motor testi, roket denemesi yaptım. Çalışmalarım halen sürmektedir.(2008)


 

 

This post is also available in: English (İngilizce)

ERCAN KOÇLAR Hakkında

Çalışmalarım çocukken başladı kolonyalı kağıtları yakmak, ilaçları birbirine katmak gibi değişik deneylerim vardı. Kimya kitabında elektroliz ile suyun hidrojen ve oksijene ayrıldığı ve hidrojenin yandığını yazıyordu, o zamanlarda aklım almıyordu sudan nasıl yanan....Devamını okumak için tıklayınız ;)