- Gıdalar ile ilgili daima içimde bir şüphe vardı. Yaklaşık 1.5 yıl önce şeker ile ilgili yaptığım araştırmadan sonra şeker ve içerisinde şeker bulunan hiç bir şey yememeye karar verdim. Başta çok zordu ancak zamanla alıştım hatta tahılları bile yok denecek kadar az seviyeye çektim.
- Gıda ile ilgili oyunlar oynandığı insanların hem erkek hem kadın olarak farklı hesaplar ile hedefe alındığını düşünürdüm. Elbette buna para hırsı derdim çok para kazanma hırsı.
- Bu kitap çıkınca ve bu kitabın yazarı “Soner Yalçın” olunca mutlaka okumam gerektiğini düşündüm ve kitabı aldım. Kitabı 23 Nisan 2018 de bitirdim.Bu yazıyı yazdığım şu an itibari ile halen bir şok etkisi altındayım. O kadar yaptığım araştırma ve düşünce sonucunda bu kitap beni böylesine şok ediyorsa bunun sebebini çok iyi düşünmek gerekir.
- Belki bilim sitesinde bunun ne işi var diyeceksiniz. Bilim, insanların mutluluğu,sağlığı ve refahı için varsa bilimdir. Yoksa bu bir canavarlık olur. Ben insanlara uygulanan bu suikaste karşı duyarsız isem her yanım her yerim bilim olsa ne yazar. Gerçek bilim korkakların işi değildir. 30 yaşında kanser olacaksak , çocuklarımız olmayacaksa , 40 yaşında saçma sapan nedeni belirsiz hastalıklardan öleceksek yapacaklarımızın ne anlamı kalacak. Bu dünya organ nakli ile 1000 yıl yaşayacaklarını sanıp 6 kalp nakli , 4 böbrek ve 2 ciğer nakli yaparak kendini çok akıllı sanan ucubelere asla ama asla teslim olmayacaktır.Bu savaş bizim değil çocuklarımızın , torunlarımızın savaşı. Daha genlerimizde yaşarken onların hayatlarını alıyorlar.
- Öyle bir güruh düşünün ki kendini her şeyin herkesin üstünde görüyor kimin ne olacağına kimin yaşayıp öleceğine karar verebileceğini zannediyor. Bunu kendilerine hak görmelerinin sebebi masum insanlardan aldıkları paralar!
- Ben zenginim benim kafam fakirlerden çok daha fazla çalışır diyen bu ucube topluluğu uzun yıllardır 1800 den beri durmadan insanlığı yok etmek kontrol altına almak için uğraşıyor. Bunlar hakkında ,bu ucubeler hakkında elbette bazı fikirlerim vardı ancak “tarım – gıda – ilaç” üçlüsünü bu çeşit biyolojik silah gibi kullandıklarını bu kitapta tüm detayları ile öğrenmiş oldum.
- Bu öyle dehşet verici bir gerçek ki daha doğmamış çocuklarımız öldürülüyor. Daha anne karnında zehirleniyor , daha genlerimizde yaşarken öldürülüyor sanki istenmeyen bir sokak köpeği, bir lağım faresi muamelesi ile insanlar yok ediliyor, edilmek isteniyor.
- Bu kitap için Soner Yalçına canı gönülden teşekkür ederim böyle yazarlara sadece Türkiye’nin değil dünyanın çok fazla ihtiyacı var. Tabi ki dünya insanlarının da okuyup araştırmaya çok ihtiyacı var.
- Artık gözünüzü saçma tv programlarından , aptalca hırslardan , günlük sığ konulardan çekip gerçeklere ve insanlığa soykırım uygulayanlara dikme zamanı gelmedi mi ? Unutmayın siz onları değil, onlar öldürmek için sizi seçti !!