-
Bilimsel konular ile ilgili tüm sorularınızı lütfen soru-cevap forumuna üye olarak sorunuz. Farklı kanallardan sorulan sorulara cevap verilmeyecektir. Özellikle soru-cevap forumundan soru sorulmasını istememin sebebi, aynı sorunu yaşayan kişilerin tek bir noktada çözüm arayarak bulabilmesini sağlamak yani bir nevi kaynak oluşturmaktır.
-
Yapılan satın almalar ile ilgili olarak yaşadığınız sorunları size gönderilen e-postada ki telegram bağlantısından iletebilirsiniz. Bunun dışında başka sosyal medya gibi mecralarda sorular sormamanızı rica ederim.
Şeytan Etkisi - Kötülüğün Psikolojisi - Philip Zimbardo
Şu kişiden alıntılanmıştır: ERCAN KOÇLAR tarhinde 7 Eylül 2024, 23:11Şeytan Etkisi - Kötülüğün Psikolojisi - Philip Zimbardo
Şeytan Etkisi kitabı, yıllar önce FETÖ cüler tarafından harp akademisinde yaşadığı mobingten dolayı ayrılmak zorunda kalan bir subay tarafından bu kitap önerilmişti. Kendisinin kitabını okuduktan hemen sonra bu kitabı aldım ve hemen okudum. Gerçekten de insanın ufkunu açan bir kitap bundan hiç şüpheniz olmasın.
Aslında kitap şunu anlatıyor, düşünsenize bir insan general oluyor, hakim oluyor, doktor, profesör oluyor ama kalkıp bir cahilin peşine takılıyor bu nasıl oluyor yada bir toplumda yada grupta bir çok aklı başında insanın gözleri önünde bir yanlış durum söz konusu oluyor ama kimseden ses çıkmıyor herkes bunu kabulleniyor sesini çıkarmıyor bunun sebebi nedir ?
Kitap bunlara tam anlamı ile cevap veriyor. Aklınızda en ufak bir şüphe bile bırakmıyor ve gerçekleri görmenizi sağlıyor.
Şeytan Etkisi kitabının içeriğine yapısal olarak değinecek olursak aslında kitap 3 temel bölümden oluşuyor
- Standford hapishanesi deneyi ( internette çok meşhur bir deneydir)
- Irak'ın ABD işgal yıllarında patlak veren ABD askerlerinin işkence olayları yani Ebu Gureyb hapishanesinde yaşanan olaylar
- Son olarakta hayatımızın içerisinde ki gerçek kahramanlar
[caption id="attachment_10383" align="alignnone" width="1200"] Yetkiyi eline alanların çok azı bu yetkiden zehirlenme yaşamazlar[/caption]
İlk iki bölüm yaşanan olayları detaylı bir şekilde anlatıyor ve irdeliyor. Özellikle şunun altını çiziyorlar "iyi - kötü insan yoktur, eline yetki geçen ve anlık durumdan etkilenen insan vardır", bunun ile ilgili soykırım yapanlar, insanlara işkence edenler veya deneysel olarak oluşturulan hapishanede ki insanlar incelendiğinde hiçbirinin geçmişinde tek bir olay, psikolojik bozukluk yok asıl işin sinir bozucu tarafı bu kişilerin tamamı normal ve sıradan insanlar bu sebeple buna kötülüğün sıradanlığı da deniyor kitapta yani daha açık olmak gerekirse sizin yıllarca komşunuz olan birisi bir şekilde işler değişip o günün koşulları sizin öldürülmeniz gerektirirse bu durum içine giren ( mesela nazilerin komşuları yahudilere soykırım yapması gibi) komşunuz sizi emin olun ki gözünü kırpmadan öldürecektir.
Bununla beraber en az katil kadar suçlu bir grup daha var sessizler(gerçekte şeytan etkisini sağlayan kesim). Sessizlik ile destek verenler. Bu konu çok daha aslında bana göre ilginç. Bende buna benzer birçok olay yaşadım ve iki örneği burada yazmak istiyorum.
- Yıllar önce İzmir'de bir kitap kulübüne katıldım, sonra telegram grubundan o ay okunacak kitabın PDF yani korsanını gruba gönderdiklerini gördüm. Önce elbette üyelerden biri yaptı sandım sonradan anladım ki bunu yönetici göndermiş elbette kitap okuyan biri olarak buna karşı çıktım ve bunun korsan olduğunu ve doğru olmadığını söyledim. Sonuç ne oldu dersiniz, bir tartışma sonrası gruptan atıldım ve engellendim. Şimdi bunu orada bulunan 100e yakın kişi okudu, ve emin olun ki hepsi bunun yanlış olduğunun farkında ama neden ses çıkarmadılar? İşte can alıcı nokta burada çünkü insanların bu şekilde yanlışlara göz yummasının en temel sebepleri , dışlanma, aforoz edilme, gruptan atılma, arkadaşları ile arasının bozulması korkusu yani bir nevi Türkiye'de çok kullanılan ( ama hatalı kullanılan) "koyun psikolojisi" yani sürüde kalma arzusu. Maalesef alkol kullanmak ve kitap okumak insanları koyun olmaktan kurtaramıyor.
- Diğer yaşadığım olayda adı sözde "bilim" ile anılan ( unutmayın ki adnan oktar terör örgütünün de her şubesinde neredeyse bilim ile ilgili isimler taşıyordu) evrim geçirmemiş ağaç platformunun discord grubuna katıldım. Konular öyle bir yere geldi ki şunu anladım aslında bu ekipte bir tarikat olmuş çünkü tepede bir şeyh var zaten onun sorgulanması söz konusu değil aynı zamanda o grupta oluşan genel anlayışa kimse karşı çıkamaz, kimse sorgulayamaz, kimse bu konuda fikir beyan edemez, ederseniz benim gibi gruptan atılırsınız. Konunun detaylarına girmeyeceğim sonuç olarak orada da bir çok kişi bunu izledi ama "hayır siz haksızsınız" diyemedi yani kral çıplak diyen çıkamadı. Bunun sebebi tamda yukarıda anlattığım gibi koyun psikolojisinden kaynaklanıyor çünkü insanlar aforoz edilmekten korkuyor ve böylece yanlışa bile bile alet oluyorlar. (Ayrıca bir dip not; Bana kadın hakları ile verdikleri makalede "bu bütün dünyada bu böyledir" gibi komik bir cümle vardı ve hiç bir kaynağa bağlı değildi. Bu taktik bazılarınızın kafasında ışık yanmasına sebep olabilir, evet FETÖ vb. terör örgütleri kendi fikirlerini empoze etmek için size 50 doğru şey anlatır ve içine 1 yanlış sokar böylece o yanlışın kafanızda yer etmesini sağlar bu da tam olarak öyle. Neyse bu da başka bir videonun konusu :-) )
[caption id="attachment_10385" align="alignnone" width="1200"] Yaşayan Şehitler kalbını FETÖ terör örgütünün kullanması dikkate değer bir noktadır[/caption]
Kitaba geri dönecek olursak bir ezberimi daha bozdu, genelde ben terör olayına bulaşan insanların fakirlikten veya cahillikten bunu yaptığını sanırdım ancak kitapta bir şekilde intihar saldırısı yapmaktan vazgeçen yada üzerinde ki bomba patlamadığı için canlı ele geçirilen teröristler ile ilgili çalışma yapılmış ve bu teröristler bırakın cahilliği bir çoğu yüksek lisans yapmış ve aileleri de gerçekten varlıklı kimseler ve hatta hangisinin arkadaşına sorul "O mu hayatta yapmaz" dediğide detayları ile kitapta mevcut.
İşte burası da şeytan etkisinin ikinci can alıcı kısım. Çoğu insan bunun aksini düşünsede insanların yoldan çıkmak veya yanlış adımlar atması için fakir veya eğitimsiz olması gerekmiyor gayet eğitimli, namlı aile çocukları da bu yollara giriyor.
[caption id="attachment_10387" align="alignnone" width="1200"] İnsanlar daime korkutularak haklarından ödün vermesi sağlanır[/caption]
Kitabın son bölümünde ise "kral çıplak" diyenlere yazar işte hayatımızda ki gerçek kahramanlar diye sesleniyor ve umut veriyor. Kötülük ne kadar sıradan ise kahramanlıkta o kadar sıradan insanlar içerisinde çıkabiliyor. Bu kişiler gerçekten kahraman çünkü bir yanlışa karşı çıkmak bir şekilde bedel ödemek anlamına gelmektedir ve bunu da göz almak kolay değildir.
Sonuç olarak şeytan etkisi kitabı bir çok ezberinizi bozacak, insanların durumlarını ve yaşanan olaylar ile sosyal durumu anlamanıza yardımcı olacak bir kitap. Kitabın girişinde "bütün siyasetçiler okulmalı" diye bir yorum var evet ve hatta bütün anne ve babalar belkide tüm insanlar bu kitabı okumalı böylece olayları anlamak ve kavramak bunun dışında kötü olayların önüne geçmek mümkün olabilir.
Şeytan Etkisi kitabını şiddetle tavsiye ederim.
Fırsatın kanatları ölümün tüylerinden oluşur
Şeytan Etkisi - Kötülüğün Psikolojisi - Philip Zimbardo
Şeytan Etkisi kitabı, yıllar önce FETÖ cüler tarafından harp akademisinde yaşadığı mobingten dolayı ayrılmak zorunda kalan bir subay tarafından bu kitap önerilmişti. Kendisinin kitabını okuduktan hemen sonra bu kitabı aldım ve hemen okudum. Gerçekten de insanın ufkunu açan bir kitap bundan hiç şüpheniz olmasın.
Aslında kitap şunu anlatıyor, düşünsenize bir insan general oluyor, hakim oluyor, doktor, profesör oluyor ama kalkıp bir cahilin peşine takılıyor bu nasıl oluyor yada bir toplumda yada grupta bir çok aklı başında insanın gözleri önünde bir yanlış durum söz konusu oluyor ama kimseden ses çıkmıyor herkes bunu kabulleniyor sesini çıkarmıyor bunun sebebi nedir ?
Kitap bunlara tam anlamı ile cevap veriyor. Aklınızda en ufak bir şüphe bile bırakmıyor ve gerçekleri görmenizi sağlıyor.
Şeytan Etkisi kitabının içeriğine yapısal olarak değinecek olursak aslında kitap 3 temel bölümden oluşuyor
- Standford hapishanesi deneyi ( internette çok meşhur bir deneydir)
- Irak'ın ABD işgal yıllarında patlak veren ABD askerlerinin işkence olayları yani Ebu Gureyb hapishanesinde yaşanan olaylar
- Son olarakta hayatımızın içerisinde ki gerçek kahramanlar
İlk iki bölüm yaşanan olayları detaylı bir şekilde anlatıyor ve irdeliyor. Özellikle şunun altını çiziyorlar "iyi - kötü insan yoktur, eline yetki geçen ve anlık durumdan etkilenen insan vardır", bunun ile ilgili soykırım yapanlar, insanlara işkence edenler veya deneysel olarak oluşturulan hapishanede ki insanlar incelendiğinde hiçbirinin geçmişinde tek bir olay, psikolojik bozukluk yok asıl işin sinir bozucu tarafı bu kişilerin tamamı normal ve sıradan insanlar bu sebeple buna kötülüğün sıradanlığı da deniyor kitapta yani daha açık olmak gerekirse sizin yıllarca komşunuz olan birisi bir şekilde işler değişip o günün koşulları sizin öldürülmeniz gerektirirse bu durum içine giren ( mesela nazilerin komşuları yahudilere soykırım yapması gibi) komşunuz sizi emin olun ki gözünü kırpmadan öldürecektir.
Bununla beraber en az katil kadar suçlu bir grup daha var sessizler(gerçekte şeytan etkisini sağlayan kesim). Sessizlik ile destek verenler. Bu konu çok daha aslında bana göre ilginç. Bende buna benzer birçok olay yaşadım ve iki örneği burada yazmak istiyorum.
- Yıllar önce İzmir'de bir kitap kulübüne katıldım, sonra telegram grubundan o ay okunacak kitabın PDF yani korsanını gruba gönderdiklerini gördüm. Önce elbette üyelerden biri yaptı sandım sonradan anladım ki bunu yönetici göndermiş elbette kitap okuyan biri olarak buna karşı çıktım ve bunun korsan olduğunu ve doğru olmadığını söyledim. Sonuç ne oldu dersiniz, bir tartışma sonrası gruptan atıldım ve engellendim. Şimdi bunu orada bulunan 100e yakın kişi okudu, ve emin olun ki hepsi bunun yanlış olduğunun farkında ama neden ses çıkarmadılar? İşte can alıcı nokta burada çünkü insanların bu şekilde yanlışlara göz yummasının en temel sebepleri , dışlanma, aforoz edilme, gruptan atılma, arkadaşları ile arasının bozulması korkusu yani bir nevi Türkiye'de çok kullanılan ( ama hatalı kullanılan) "koyun psikolojisi" yani sürüde kalma arzusu. Maalesef alkol kullanmak ve kitap okumak insanları koyun olmaktan kurtaramıyor.
- Diğer yaşadığım olayda adı sözde "bilim" ile anılan ( unutmayın ki adnan oktar terör örgütünün de her şubesinde neredeyse bilim ile ilgili isimler taşıyordu) evrim geçirmemiş ağaç platformunun discord grubuna katıldım. Konular öyle bir yere geldi ki şunu anladım aslında bu ekipte bir tarikat olmuş çünkü tepede bir şeyh var zaten onun sorgulanması söz konusu değil aynı zamanda o grupta oluşan genel anlayışa kimse karşı çıkamaz, kimse sorgulayamaz, kimse bu konuda fikir beyan edemez, ederseniz benim gibi gruptan atılırsınız. Konunun detaylarına girmeyeceğim sonuç olarak orada da bir çok kişi bunu izledi ama "hayır siz haksızsınız" diyemedi yani kral çıplak diyen çıkamadı. Bunun sebebi tamda yukarıda anlattığım gibi koyun psikolojisinden kaynaklanıyor çünkü insanlar aforoz edilmekten korkuyor ve böylece yanlışa bile bile alet oluyorlar. (Ayrıca bir dip not; Bana kadın hakları ile verdikleri makalede "bu bütün dünyada bu böyledir" gibi komik bir cümle vardı ve hiç bir kaynağa bağlı değildi. Bu taktik bazılarınızın kafasında ışık yanmasına sebep olabilir, evet FETÖ vb. terör örgütleri kendi fikirlerini empoze etmek için size 50 doğru şey anlatır ve içine 1 yanlış sokar böylece o yanlışın kafanızda yer etmesini sağlar bu da tam olarak öyle. Neyse bu da başka bir videonun konusu :-) )
Kitaba geri dönecek olursak bir ezberimi daha bozdu, genelde ben terör olayına bulaşan insanların fakirlikten veya cahillikten bunu yaptığını sanırdım ancak kitapta bir şekilde intihar saldırısı yapmaktan vazgeçen yada üzerinde ki bomba patlamadığı için canlı ele geçirilen teröristler ile ilgili çalışma yapılmış ve bu teröristler bırakın cahilliği bir çoğu yüksek lisans yapmış ve aileleri de gerçekten varlıklı kimseler ve hatta hangisinin arkadaşına sorul "O mu hayatta yapmaz" dediğide detayları ile kitapta mevcut.
İşte burası da şeytan etkisinin ikinci can alıcı kısım. Çoğu insan bunun aksini düşünsede insanların yoldan çıkmak veya yanlış adımlar atması için fakir veya eğitimsiz olması gerekmiyor gayet eğitimli, namlı aile çocukları da bu yollara giriyor.
Kitabın son bölümünde ise "kral çıplak" diyenlere yazar işte hayatımızda ki gerçek kahramanlar diye sesleniyor ve umut veriyor. Kötülük ne kadar sıradan ise kahramanlıkta o kadar sıradan insanlar içerisinde çıkabiliyor. Bu kişiler gerçekten kahraman çünkü bir yanlışa karşı çıkmak bir şekilde bedel ödemek anlamına gelmektedir ve bunu da göz almak kolay değildir.
Sonuç olarak şeytan etkisi kitabı bir çok ezberinizi bozacak, insanların durumlarını ve yaşanan olaylar ile sosyal durumu anlamanıza yardımcı olacak bir kitap. Kitabın girişinde "bütün siyasetçiler okulmalı" diye bir yorum var evet ve hatta bütün anne ve babalar belkide tüm insanlar bu kitabı okumalı böylece olayları anlamak ve kavramak bunun dışında kötü olayların önüne geçmek mümkün olabilir.
Şeytan Etkisi kitabını şiddetle tavsiye ederim.
Fırsatın kanatları ölümün tüylerinden oluşur